Selman ÇOLAK
KMÜ ve Toplu Konut Meselesi
Dün Sosyal Medya Hesabımdan;
Bu mimarlar odası ne işe yarar çok merak ediyorum. Zira isimleri sadece memlekete faydalı bir çivi çakılacağında itirazla anılıyor.” paylaşımıma genç mimar kardeşim Kadir Aydın şöyle bir yanıt vermiş;
“Selman abicim seni severim ama Karaman’da üniversite içinde ve yanlış konuma yapılıp Bi çok sıkıntıya yol açabilecek olduğunu düşündüğümüz senin sözünle çakılacak çivinin faydalı olup olmayacağına dair teknik bir bilgiye sahip olarak mı bir gazeteci kimliğiyle bu yazıyı yazmaya kendini sorumlu hissettin yoksa hiç bir bilye sahip olmadığın halde birşeyler yazmış olmak için mi yazdın .”
Öncelikle kardeşim sevgi ve saygı karşılıklıdır. Şimdi KMÜ ve konut projesi üzerine düşüncelerimi anlatayım. Adım adım gidelim.
Öncelikle Üniversite Ne Demek Ele Alalım;
Her şeyden önce, bir üniversitenin, ilgili fakültesinin, ilgili bölümünden kanunların verdiği hakları kullanmaya dair bir diploma alan birine, üniversitenin ne demek olduğunu, şehrin nasıl bir dinamiği olduğunu artılarını eksilerini uzun uzun anlatmaya çalışmak abesle iştigal olur.
Üniversite ve Toplu Konut Meselesi Hakkında Fikrim Nasıl Oluştu;
Karadeniz Teknik Üniversitesinde lisans eğitimim süresince öğrenci asistan olarak çalışırken ve şimdilerde yüksek lisans eğitimini Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi mühendislik fakültesinde devam ederken akademik camiayı yakından görme şansım oldu. Dolayısıyla akademisyenlerin ya da üniversite personelinin düşüncelerini şehre bakışlarını, kurumlarından beklentilerini rahat bir şekilde gözlemleyebiliyorum.
KMÜ içinde bir konut meselesine gelince;
KMÜ’ün kendi sınırları içinde kendi personelini mutlu edecek bir imkanı sunması en doğal hakkı.
Bunun çözümü de elbette kanunlar ve mantık çerçevesinde olacaktır.
Bugün üniversitenin eleştirildiği daha doğrusu bu kamu kurumlarından bazılarında da mevcut bir durum söz konusu.
Yöneticilerin, hocaların vs Karaman dışında yaşıyor olmaları, günü birlik ya da haftanın belli dönemlerinde kurumlarına gelmeleri ve tekrar geri dönmeleri.
Peki bu neden oluyor. Karaman kendisi için önemli olan üniversiteye ne veriyor? Üniversite kendisi için önemli olan personeline ne veriyor? Dışardan gelebilecek bir akademisyene “Bak hocam KMÜ’nün imkanlarından bu da var” demek daha güzel değil mi? Bu konuda çalışmalar yapmak memlekete faydalı bir iş değil mi?
Yanlış Olan Konut Projesi Fikri mi? Yoksa Şehre Nasıl Entegre Olacağı mı?
Üniversite bünyesinde TOKİ destekli bir konut projesi daha önce de gündeme geldi. Ancak kimlerin işine yaramadı ya da neden karşı çıkıldı ise iptal oldu!!!
O dönem Karaman Habercisi olarak üniversite içinde bazı isimlerle de bu konuları konuştuk. Direk haberlerimiz üzerinden de ihtiyaç duyulduğuna yönelik iletiler aldık.
Şimdi şu konuda net olalım. KMÜ için bir konut projesi gerekli ve Karaman olarak biz bunu destekliyor muyuz?
Bu konuda net isek ikinci aşamasına geçelim yeri neresi olmalı şehir trafiğine, alt yapısına sosyal hayatına nasıl entegre olmalı?
Ki bu konuda konunun muhataplarının birbirini dinlemesi ve ortak akıl ile sağlıklı bir sonuca gitmesi gerekir!!!
Gelelim Selman Çolak’a ve Yazdıklarına;
Selman Çolak, web programcılığı ve sistem yönetimi gibi işlerde çalışırken 2011 yılında kendini basın sektöründe buldu.
Zamanla mesleğinin gerektirdiği şekilde kendini konumlandırdı. Laf olsun diye paylaşım ya da haber yapmadı veya birilerinden bir menfaat elde etmek için birilerinin karşısında donkişotluk yapmadı.
Doğru olduğunu düşündüğü bir şey varsa lafını asla esirgemedi. Ha yanlış ise geri durmasını, hatasını telafi etmesini bildi.
Kimi zaman şahsi görüşlerini sosyal medya hesaplarından paylaştı, kimi zaman Karaman Habercisi olarak basın gözüyle değerlendirmelerini yazdı.
Her işin bir uzmanlığı vardır. Gazetecilik mesleği bugünkü şartlarda her ne kadar suiistimal ediliyor olsa da aslında uzmanlık da gerektiren kutsal bir meslektir.
Toplumun her kesimini, her türlü mesleği, insanı, eşyayı, yaşamı araştırısınız, fikir edinirsiniz sonra da toplumsal hafıza için, iyiliği yaymak, kötülüğü azaltmak için haber yapar ya da konuşursunuz.
Bir de gelelim Mimarlar Odası ve İtirazlarına;
Birçok ilde birçok proje, kimisi yerel kimisi ulusal projeler.
Karaman, “Üniversitede toplu konut istemiyoruz.”
Ankara, “ODTÜ yol istemiyoruz.”
Trabzon, “Dolmuşlara yeni düzenleme istemiyoruz.”
İstanbul, “Kanal İstanbul istemiyoruz.”
Ya bu oda neden gerçekten basında hep itirazları ile anılıyor!!!
Yok mu çözüm önerileri, yok mu odaların yaşadıkları şehirlerde katma değerli projeleri, şehirleri yaşatacak insanları rahatlatacak.
Hep görüş sorulur, kafalar uyuşmazsa red, itiraz vs mi? Bu mu bütün olay….
İşte benim fikirlerim. Yazdıklarım ve yazmadıklarımın özeti. Bende ki Ben, Bendeki KMÜ, Toplu Konuta Bakış Açım ve Mimarlar odası denilince aklıma gelenler…
Gerekçeleri ve yöntemleri tartışmak muhataplarının görevi…
YAZIYA YORUM KAT