Antalya'da 4 yaşındaki oğlunun tedavi masraflarına katkı amacıyla kokulu taşlardan hediyelik eşya yapan Seda Düzgün, evladının bir kez de olsa "anne" demesinin hayalini kuruyor.
Burdur'un Gölhisar ilçesinde motosiklet tamirciliği yapan Gökhan ve ev hanımı Seda Düzgün çiftinin 4 yıl önce Eren ismini verdikleri oğulları dünyaya geldi.
Solunum sıkıntısı nedeniyle bir hafta kuvözde kalan Eren'e yarık damak teşhisi konuldu. Doktorların önerisi üzerine plastik cerrahi servisine götürülen Eren, bir yaşında ameliyata alındı.
Çok kilo kaybı yaşayan çocuğun 1,5 yaşında da epilepsi rahatsızlığı olduğu belirlendi. Sık sık nöbetler geçiren Eren, işitme problemi yaşadığı için hiç konuşamadı.
Düzgün çifti, sık sık hastaneye gitmek zorunda oldukları için Antalya'ya taşındı. Haftanın üç gününü oğluyla hastanede geçiren anne Seda Düzgün, oğlunun bir kez bile olsa "anne" diyebilmesi için mücadele ediyor.
Aile, kirada oturmaları ve sürekli hastaneye gitmeleri nedeniyle maddi sıkıntı yaşayınca anne Düzgün, oğlunun tedavisi için kokulu taşlardan hediyelik eşya yapmaya başladı.
Oğluyla kokulu taşları boyayan Düzgün, akşamları da Eren'i uyuttuktan sonra biblo, kapı süsü, mumluk, kına, düğün, bebek doğumları ve sünnet için hediyelikler yaparak, sosyal medya üzerinden satmaya çalışıyor. Kokulu taşlarla oğluna umut olmaya çalışan Düzgün, Eren'in "anne" sözüne hasret yaşıyor.
- "Oğlum atlatacak bunları, inanıyorum"
Düzgün, oğlunun doğumundan bu yana sık sık hastaneye gittiklerini, zorlu bir tedavi süreçlerinin olduğunu, ilaçlarla epilepsi nöbetlerinin altı ayda bir olmaya başladığını anlattı.
Ameliyat sürecinin devam ettiğini söyleyen Düzgün, şöyle konuştu:
"Eren'in hastalıklarından kurtulmasını, konuşmasını, bir anne demesini dört gözle bekliyorum. Bir 'anne' dese dünyalar benim olacak. Oğlum atlatacak bunları, inanıyorum. Allah'tan umut kesilmez. Mutlaka vardır bir yerde tedavisi, belki birisi umut olacak. Oğlumun tedavi masraflarına katkı sunmak için kokulu taşlardan hediyelikler yapmaya başladım. Sosyal medyadan duyurdum, destek oluyorlar. Hediyelikler yaparak hem moral buluyorum hem de oğluma umut olmaya çalışıyorum. Konuşma terapisti çok önemli. İşitme testlerinden geçemediği için konuşma terapistleri bizi kabul edemiyor. İşitme testini geçemediği için özel hastanede terapiste gitmesi gerekiyor ama maliyeti yüksek. Tek isteğim oğlumun konuşması ve sağlığına kavuşması. Kaç seansta çözülecek belli değil. Onun için tedavi ve eğitim desteğine ihtiyacımız var."
Düzgün, Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde 12 Eylül'de oğluna tekrar işitme testi yapılacağını sözlerine ekledi.