KONYA (AA) - Konya'nın Hüyük ilçesine bağlı Çavuş Mahallesi'ndeki Şükran köyünde düzenlenen Anadolu'da Şükran Buluşmaları Festivali'nde bir araya gelen kadın heykeltıraşlar, köyü açık hava atölyesine dönüştürdü.
Sanatçılara ait evlerin tamamının kerpiçten yapıldığı sanat ve kültür köyünde düzenlenen heykel sempozyumunda bu sene "Anadolu Kadınları" teması işleniyor.
Kadın heykeltıraşların ahşaptan yaptıkları eserler köyün açık alanlarında sergileniyor.
Köyün kurucusu Mehmet Taşdiken AA muhabirine yaptığı açıklamada, köye gelen kadın heykeltıraşların günlerdir devam eden yoğun bir mesai yürüttüğünü belirterek, "Bu heykel sempozyumuna 7'si kadın toplam 8 heykeltıraşımız katılıyor. Bunlardan bazılarının burada yerleşik evleri var, bazıları da Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden gelen heykel sanatçılarımız. Heykeltıraşlarımız, yürüttüğü çalışmalarda kendine göre Anadolu kadınını yorumluyor. Heykel olarak modern üslupta çalışan da, klasik olarak çalışan da var. Tabi Sonsuz Şükran Köyü'ne çok değer katacak çalışmalar bunlar. Herkes çok fedakarca, çok içten ve gönülden gelerek bu çalışmaları yürütüyor." dedi.
Sempozyuma Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden gelerek katılan kadın heykeltıraşlardan Sevcan Çerkes, davet üzerine geldiği kültür ve sanat köyünün kendisini adeta büyülediğini, hep düşlediği, hayalinde olan bir yere geldiğini söyledi.
Çerkes yaptığı çalışmayla ilgili olarak da, "Böyle bir yere yatırım yapan, önderlik yapan insan çocuk ruhunu burada bırakmış diye düşündüm gelmeden önce. Ve hala çocuk ruhunu taşıdığını düşündüm. Onun için Mehmet Taşdiken beyin çocukluğunu anlatan bir heykel çalışması yapıyorum burada. Bu heykeli tamamladıktan sonra köyün güzel bir yerine koymayı hayal ediyoruz." diye konuştu.
30 yıldır bu mesleği sürdürdüğünü belirten bir diğer heykeltıraş sanatçısı Meral Aran Kaysı ise, üç yıldır Şükran köyünde düzenlenen etkinliklere aldığı davet üzerine gelerek bu kapsamda düzenlenen sempozyumlara katıldığını dile getirdi.
Edirne'den köye gelen ve kavak tomruğu üzerinde çalışan Heykeltıraş Melek Merve Tokuyan da, "Bu özgürlük ve tutsaklığı anlatan bir çalışma olacak. Tabi bu çalışmalarımız esnasında testere, kaynak aletleri ve diğer motorlu kesici aletleri de kullanıyoruz, çalışırken çok tedirgin oluyoruz ama zamanla alışıyorsunuz. Yine de dikkatli olmak lazım. Burada, kavak ağacının suyundan istifade etmek için toplanan arılar arasında mesaimizi yürütüyoruz. Onlarla anlaşıyoruz ama bu çalışmalar arasında tüm ekip arkadaşlarımın hepsi de gazi oldu." dedi.