Selçuk Üniversitesi ve Yunus Emre Enstitüsü tarafından yürütülen "Gazeteciler için Dijital Araçlar ve Medya Okuryazarlığı" adlı eğitim programının ilk etabı, 8-9-10 Ağustos'ta Suriye'nin Azez bölgesinde gerçekleştirildi. Programın ikinci bölümü ise Selçuk Üniversitesi ev sahipliğinde Konya'da yürütüldü. SERATEM Müdürü ve Güzel Sanatlar Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Mehmet Sefa Doğru ile İletişim Fakültesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Selman Selim Akyüz, bölgede görev yapan 15 gazeteciye bilgi ve deneyimlerini anlattı. Konuk gazetecilere kısa film senaryosu oluşturma, medya okuryazarlığı ve dezenformasyon gibi konularda uygulamalı eğitim de verildi.
"Gazetecilerin doğru bilgiyi aktarması gerekiyor"
Savaş bölgesindeki gazetecilerin doğru bilgiyi halka ulaştırmasının, Türkiye ve Suriye açısından önemli olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Selman Selim Akyüz, "Proje çerçevesinde ilk olarak Suriye'nin Azez ilçesine gittik. Bu süreçte neler yapılması gerektiği konusunda onlara bazı ek bilgiler verdik. Selçuk Üniversitesi ve Yunus Emre Enstitüsü iş birliği ile gerçekleşen bu proje aracılığıyla Türkiye ve Suriye halkları arasındaki köprünün daha da sağlamlaşacağını umuyoruz" dedi.
"Konya'daki eğitim 3 gün sürecek"
Doç. Dr. Mehmet Sefa Doğru da, "Eğitimlerin Konya aşaması 15 Ağustos'ta başladı, 3 gün devam etti. Kısa film senaryosu oluşturma ve medya okuryazarlığı gibi konularda eğitimler verdik. Daha sonra da bu teorik eğitimlerin pratiğe dönüştürülmesine yönelik dersimiz oldu. Eğitimleri, savaş bölgesindeki gazetecilerin dünya ve Türkiye'ye bakışı, Türkiye'nin oradaki varlığını güçlendirmesi açısından çok önemli buluyoruz. Biz devletimiz adına, Üniversitemiz adına orada olmaktan mutluluk duyduk" diye konuştu.
Eğitime katılan gazetecilerden Muhammad Nour Mamou, "Azez ve Türkiye'deki etkinliklerde yeni bilgiler öğrendik, yeni arkadaşlarla tanıştık. Sosyal medyadan faydalandık. Senaryo yapım tekniklerini, aşamalarını, gazetenin, radyonun avantajlarını öğrendik. Çok faydalandık" ifadelerini kullandı.
Eğitimlerin, kendileri için çok önemli olduğuna dikkat çeken Alaa Hattab da, Konya'da televizyon stüdyolarını, teknik birimleri yerinde inceleyebildiklerini kaydetti.
Rana Tutunci de, "Bizlere bu imkanı sunan Selçuk üniversitesi ve Yunus Emre Enstitüsüne teşekkür ediyorum" dedi.