Ortadoğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Hilmi Demir’in verdiği konferans, KMÜ Felsefe Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Emre Arda Erdenk’in açılış konuşması ile başladı. Çok sayıda öğrencinin takip ettiği konferansta Doç. Dr. Mehmet Hilmi Demir sonsuzluk düşüncesinin gelişimine dair açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Demir, ”Sonsuzluk düşüncesinin gelişimi, M.Ö 5. yüzyılda Elea Okulu ile başlayıp Aristoteles, Nicholas ve Bruno ile Modern I, Spinoza ile Modern II ve Cantor ile Modern III şeklinde dönemlendirildi. Elea Okulunda Zeno ve Paradoksları, 'Zaman ve mekan parçalardan oluşan bütünlerdir. Zaman ve mekan sınırlı ya da sınırsız parçalara bölünebilir.' diyor. Aristoteles ve Paradoksları ise sürekli ve ayrık büyüklükler farkına değinerek 'Sürekli büyüklükler parçalara ayrılabilir.' demektedir. Aristoteles, 'Potansiyel sonsuzluk var, aktüel sonsuzluk yok' demiştir.” şeklinde açıklamada bulundu.
Doç. Dr. Demir konuşmasını şöyle sürdürdü: “Modern I dönemde aktüel sonsuzluk kabul ediliyor ve Nicholas, Bruno, Galilei ve Pascal tarafından farklı teoriler ortaya atılıyor. Modern II dönemde aktüel sonsuzluk daha ileriye götürülüyor ve bazı sonsuzluklar arasında küçüklük büyüklük ilişkileri kurabileceğimiz fakat sayı atfedemeyeceğimiz iddia ediliyor. Modern III dönemde ise matematiğin temeli olan küme teorisinin kurucusu Cantor, aktüel sonsuzluğun varlığını tutarlı bir şekilde gösteriyor. 'Bütün bu sonsuzluklar bir araya geldiğinde oluşan sonsuzluk gerçek, mutlak sonsuzluktur' diyor. Cantor, ‘Hepimiz mutlak sonsuzluk olan birden yaratıldık. Fiziksel ve mental olguların hepsi bu birde birleşir.’ demektedir.”
Felsefenin de matematiğinde de tarih, din, kültür, gelenek ve göreneklerle ilişkisi olduğunu belirten Doç. Dr. Demir, “Sonsuzluk tartışması Tanrı’nın, maddenin ve zihnin varlık alanına yönelik önemli bir tartışmadır.” şeklinde sözlerini noktaladı.
Konferans öğrencilerin sorularının cevaplandırılmasının ardından plaket takdimi ile sona erdi.