Mersin'de görevli 39 yaşındaki polis memuru Orhan Ayten, Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası'nda Büyük Erkekler Klasik Vücut Geliştirme branşında şampiyon olarak "şampiyonlar şampiyonu" unvanını kazandı. Milli takıma seçilen Ayten, İran'ın Kış Adası'nda düzenlenecek Vücut Geliştirme ve Fitness Dünya Şampiyonası'nda Türkiye'yi temsil edecek.
Mersin Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Orhan Ayten, 2001 yılında başladığı fitnessta başarılar elde etmeye devam ediyor. 2020 yılında yapılan Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası'nda da şampiyon olan Ayten, bu yıl 28-31 Ağustos tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenen Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası'nda Büyük Erkekler Klasik Vücut Geliştirme branşında kendi kategorisinde şampiyon olarak, milli takıma seçildi. Aynı şampiyonada tüm kategorilerdeki şampiyonlarla bir yarış daha yapan Ayten, burada da birinci olarak "şampiyonlar şampiyonu" kupasını kazandı. İran'ın Kiş Adası'nda 23-27 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılacak dünya şampiyonasında Türkiye'yi temsil edecek Ayten, hazırlıklarını sürdürüyor.
"Bir arkadaşımın tavsiyesiyle fitness sporuna başladım"
Beden eğitimi öğretmenliği mezunu olan ve uzun yıllar sporun içinde yer aldığını ifade eden Ayten, "Çeşitli branşlarda sporla uğraştım. Polislik mesleğine girdikten sonra da sporu bırakmadım. Hatta polis basketbol takımıyla da 2 kez Avrupa şampiyonasında mücadele ettim. 2001 yılında bir arkadaşımın tavsiyesiyle fitnessa başladım. O günden bugüne de bu sporu hiç bırakmadım. Birçok yarışmaya katıldım. 2020 yılında da Klasik Vücut Geliştirme'de Türkiye şampiyonu olmuştum ancak pandemi dolasıyla milli takımla Avrupa'da ülkemi temsil edememiştim. Allah nasip etti, 4 yıl sonra bir kez daha şampiyonluk elde ettim. Milli takım ile İran'da yapılacak dünya şampiyonasında ülkemi temsil edeceğim. Bu yıl üstelik hem Türkiye şampiyonluğu elde ettim, hem de klasik fizikte bütün sıkletlerdeki rakiplerimi yenerek şampiyonlar şampiyonu kupasını aldım" dedi.
"İran'da da bayrağımızı dalgalandırmak istiyorum"
Milli Takıma seçilmesini "paha biçilemez" olarak niteleyen Orhan Ayten, "Türkiye'de bu başarıyı gösterdiysem İran'da da İstiklal Marşı'mızı okutup, bayrağımızı dalgalandırmak istiyorum. Polislik mesleğini yaparken bu sporla ilgilenmem beni ayrıca mutlu ediyor. Gerçekten mesleğimizin gereği bazen çok fazla çalışabiliyoruz. Bu yüzden işe başlama saatinden çok önce kalkıp salona geliyorum, antrenmanımı yapıp, işime gidiyordum. İşten sonra da yine salonu açıp, antrenmanımı yapıyorum. Bu zorlu süreçte bu başarıyı elde etmemde tabii ki arkamdaki güçlerim vardı. Bunların başında eşim geliyor. Eşim bu konuda beni çok destekledi. Çevremdeki arkadaşlarım, dostlarımın manevi desteği her zaman beni güçlü kıldı" diye konuştu.
Meslektaşlarından da destek gördü
Bu süreçte emniyetteki arkadaşlarından da destek aldığını vurgulayan şampiyon polis memuru, "Sağ olsunlar işte bile beni zihinsel olarak rahatlatmaya çalıştılar, her zaman yanımda olduklarını hissettirdiler. Ben de polisken böyle bir spor da yapılabiliyor imajını verdiğim için de çok mutluyum. İl Emniyet Müdürümüz de bu konuda her zaman destek vereceğini, her konuda yanımda olacağını söyledi. Müdürümüzün bu desteği beni ayrıca motive ve mutlu etti" ifadelerini kullandı.
Dünya şampiyonasıyla birlikte bir yıl içinde 5 mücadeleye katılacağını belirten Ayten, "Şampiyonadan sonra biraz dinleneceğim. Çünkü katılacağım şampiyona ile birlikte bir yıl içinde 5 şampiyonaya katılmış olacağım. Bu yüzden biraz dinlenip, ailemle bu konuda karar alacağız. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha üst liglerde yarışmak istiyorum" dedi.
"Okuduğum üniversiteyi, yaptığım mesleği hepsini spor sayesinde kazandım"
Meslektaşlarına ve gençlere de seslenen Ayten, "Biz oturup kendi aramızda konuştuğumuzda; her zaman "mesaimizin yoğunluğundan, spor gibi etkinliklere nasıl vakit ayıracağız" diye konuşuyorduk. Aslında olayın istemekten geçtiğini, kendimize bir hedef koyup, bu hedef doğrultusunda koşmamız gerektiğini söylemek istiyorum arkadaşlarıma. Bir polisin kesinlikle spor yapması lazım. Gerçekten spor yaptınız mı mesleğinizde de daha başarılı oluyorsunuz. Bu yüzden meslektaşlarıma hep diyorum; hangi spor branşı olursa olsun mutlaka sporu hayatlarının içine katsınlar. Aynı şekilde gençlerimiz de spora başlasın. Çünkü spor sayesinde kötü alışkanlıklardan uzak dururlar. Ben gençlik dönemimde sporu iyi ki hayatıma almışım. Bu sayede hem kötü alışkanlıklardan uzak kaldım, hem de şu anki hayatımı spora borçluyum. Okuduğum üniversiteyi, yaptığım mesleği hepsini spor sayesinde kazandım. Bu yüzden yaşam boyu spor diyorum" cümlelerine yer verdi.