İstanbul'da erken doğum nedeniyle 80 gün kaldığı yoğun bakım ünitesinde her dakikası mücadeleyle geçen Ayşe Uğur'un doğar doğmaz başlayan zorlu yaşamı 2 yaşında yapılan böbrek nakliyle mutluluğa dönüştü.
Her ikisi de 35 yaşında olan Esra ile Kemal Uğur çiftinin, ikinci çocukları Ayşe, 33 haftalık dünyaya geldi. Erken doğum nedeniyle sağlık sorunları yaşayan Ayşe, birçok kez akciğer kanaması geçirdi, böbrek yetmezliği nedeniyle periton diyalize bağlandı.
Yoğun bakım ünitesinde 80 gün yaşam mücadelesi veren, sık sık akciğer kanaması geçiren minik Ayşe, böbrek yetmezliği nedeniyle de diyaliz tedavisi gördü.
Tedavinin 27'nci gününde duran kalbi çalıştırılan Ayşe Uğur, bu sefer de beyin kanaması geçirdi.
Bir süre midesinden beslendi
"Beyinde su toplanması" olarak bilinen hidrosefali hastalığı teşhisi konulan Ayşe'ye 4 ay arayla iki defa şant takıldı.
İştahsızlık yaşayan Ayşe'nin reflü nedeniyle sürekli istifra etmesiden dolayı "endoskopik gastrostomi (PEG)" adı verilen karından mideye tüp koyma işlemi de yapıldı.
Mideden beslenmeye başlayan çocuğun sağlığına kavuşması için doktorlar, böbrek nakli olması gerektiğini bildirdi.
Aile, nakil için İstinye Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi'ne başvurdu. Ailede donör bulunmasına rağmen nakil, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında ertelendi.
Bu sırada diyalize devam eden Ayşe için mutlu haber, "yeni normal" dönemde 17 yaşında beyin kanaması nedeniyle beyin ölümü gerçekleşen bir gencin organlarının bağışlanmasıyla geldi.
Bağışlanan böbrekler, hastanenin organ nakli merkezi sorumlusu Prof. Dr. Ayhan Dinçkan tarafından gerçekleştirilen ameliyatla 8 kilogram ağırlığındaki Ayşe'ye nakledildi.
İki yaşında yapılan nakille sağlığına kavuşan Ayşe Uğur'un yüzü, yaşam mücadelesini kazanmasından dolayı gülmeye başladı.
"Doğumdan itibaren Ayşe'nin ömrü hep mücadeleyle geçti"
Anne Esra Uğur, AA muhabirine, zorlu yaşam mücadelesinde hiçbir zaman kızlarından ümitlerini kesmediklerini söyledi.
Ayşe'nin hayatta kalacağına hep inandıklarını belirten Uğur, kızının bu süreçte yaşama bağlılığıyla herkesi şaşırttığını dile getirdi.
Çok zorlu süreç yaşadıklarını anlatan Uğur, "Doğumdan itibaren Ayşe'nin ömrü hep mücadeleyle geçti. O da biz de çok sıkıntılar yaşadık ancak sonunda mutlu olduk. İnşallah artık sağlıklı bir hayat yaşar." dedi.
Organ naklinin gerçek bir mucize olduğunu belirten Uğur, herkesin bu konuda duyarlı olması gerektiğini kaydetti.
"Çocukların da bağış sayesinde hayata tutunduğu gösteren güzel bir örnek"
Nakli gerçekleştiren Prof. Dr. Ayhan Dinçkan da Kovid-19'un etkisi sürmesine rağmen nakilleri yapmaya devam ettiklerini dile getirdi.
Ayşe'den canlı nakil yapmaya hazırlanırken Kovid-19 nedeniyle bir süre beklemeye başladıklarını söyleyen Dinçkan, "Bu süreçte Ayşe'ye genç birinden sağlıklı böbrek çıkınca, doku uyumu da olunca kadavradan nakil yaptık. Ayşe diyalizden kurtuldu. Herhangi bir sorunu yok. Sağlığı yerinde. Kovid-19 döneminde hala organ bağışının olduğunu, çocukların da bağış sayesinde hayata tutunduğu gösteren güzel bir örnek oldu." ifadelerini kullandı.
Dinçkan, ailenin nakille bayram sevincinin ikiye katlandığını kaydetti.