Ticaret Borsası, Kurban Bayramı öncesinde hayvancılık ve kırmızı et ticaretinde yaşanan sorunlar ve çözüm önerilerinin konuşulduğu sektörel analiz toplantısı düzenledi.
Antalya Ticaret Borsası Başkan Vekili Halil Bülbül başkanlığında yapılan toplantıya, Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Kumluca Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Sedat Özdilek, Antalya Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeliha Öztürk, Tarım Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Başkanı Özlem Çağırıcı Armut, ATB 5. Meslek Komitesi Başkanı Ufuk İngeç, komite üyeleri ile sektör paydaşları katıldı. ATB Başkan Vekili Halil Bülbül, Borsa olarak her yıl Kurban Bayramı öncesinde sektörel analiz toplantısı düzenleyerek hayvancılık sektöründe yaşanan gelişmeleri ve önemli konuları değerlendirdiklerini belirtti.
Antalya'da kurbanlık sıkıntısı yok
Bülbül, "Antalya Ticaret Borsası olarak, tarım ve hayvancılık sektöründeki gelişmeleri meslek komitelerimizden takip eden ve sektörümüzün ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Burada konuşulan konuları, sorun ve talepleri ilgili kurumlarla paylaşacağız" dedi. Tarım Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Başkanı Özlem Çağırıcı Armut ise Antalya'da hayvan varlığında sıkıntı olmadığını bildirirken, kurbanlık hayvan arzında da sıkıntı yaşanmayacağını söyledi. Armut, Antalya'da Kurban Bayramı'nda 190 bin küçükbaş, 15 bin büyükbaş hayvan kesilmesinin öngörüldüğünü belirterek 65 kurban satış yerinin belirlendiğini, kesim yerleriyle ilgili kontrollerin devam ettiğini kaydetti.
"Türkiye'de fiyatı en az artan ürün ettir"
Hayvan varlığının her geçen yıl azaldığının altını çizen Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, "İthal etin geldiği bir dönemde hayvanını satan yetiştirici bir daha yerine hayvan koymaz. Biz önce neyi üreteceğiz, besicilere nasıl destek olacağız, buna bakmamız lazım. Şu an dışarıdan hayvan almak, beslemekten kârlı" dedi.
Türkiye'de devletin getirdiği fiyattan aşağı et getirenler olduğunu savunan ve bu kişileri "et baronları" olarak tanımlayan Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, "Bugün etin fiyatını indiriyor, yarın artırıyor. Binlerce hayvan aldılar" diye konuştu. Besiciye destek olunmasını isteyen Yardımcı, "Besicilik yok oluyor, besicilik biterse dışarıya mahkum oluruz, 1 liralık hayvanı 5 liraya alırız" ifadelerini kullandı. Etin fiyatının yüksek olmadığını kaydeden Yardımcı, "Türkiye'de fiyatı en az artan ürün ettir. Temel gıda maddelerine yüzde 300 zam gelirken ete yüzde 100 zam gelmiş" dedi.
"Geçen yıl kurban kesenlerin üçte biri bu yıl kesmez"
Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, geçen yıl kurban kesinlerin yüzde 30'unun bu yıl kurban kesemeyeceğini söyledi. Alp, "Kurbanlık sıkıntısı olmaz çünkü kesim azalacak" dedi. Alp, özellikle hayvancılıkta aile işletmeciliğinin önemini vurgularken, "Aile işletmeciliğini bırakırsak hayvancılık sürdürülemez. Su bulanık. Bulanık suda balık avlıyoruz. Tarımda da hayvancılıkta da kendi başımıza bırakılmışız" diye konuştu. Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeliha Öztürk, bu yıl kurbanlık hayvan varlığının yeterli olduğunu söylerken, "Ancak gelecek yıl aynı kişilerin aynı kurban sayısıyla sistemde olup olmayacağı konusunda kaygılarımız var" dedi.
"Hayvancılık politikamızda yerli hayvan şart"
İklim krizini küçükbaşın otladığı yaylada da hissettiklerini kaydeden Öztürk, "800 yaylamız var, 400'üne çıkıldı. Yaylaya çıkan arkadaşlarımız kar çukurlarını kontrol ediyor. Eskiden kar çukurları dolu olurdu, bu yıl bırakın dolu olmayı esamesi bile okunmuyor. İklim krizini biz yerli hayvan dışında herhangi bir başka hayvanla atlatamayız. Hayvancılık politikamızda yerli hayvan varlığımız küçükbaş mutlaka olmalı. Ayrıca, su fakiri bir ülkeyiz, büyükbaşın tükettiği yemi sulayacak suya sahip değiliz. Küçükbaşın temelinde ise aile işletmeleri var, her ikisi de yok oluyor. Bizde oğlan yaymaz, gelin sağmazsa koyun oyundur denir. Şimdi oğlan yaymıyor, gelin de sağmıyor" diye konuştu.
"Şehre giden bir daha dönmedi"
Kumluca Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Sedat Özdilek, Batı Akdeniz'de geçmiş yıllarda sayı olarak çok olan küçükbaş hayvan varlığının gün geçtikçe azaldığını söylerken, "Önce ormanlık alanları yasakladılar. Hayvanını satan şehri gitti, şehre gelen bir daha dönmedi. Hayvancılık böyle böyle bitiyor" dedi. Toplantıya katılan kurum temsilcileri, başta yem olmak üzere yüksek girdi maliyetlerinden yakınırken, desteklerin yetersiz olduğunu ve sektör dışından kişilere verilen desteklerin amacına ulaşmadığını kaydetti. Katılımcılar, kuraklığa dayanıklı bitkisel üretime yönelerek yem açığının kapatılabileceğini söyledi.