Kendini dünyanın efendisi sanan ABD Başkanı Trump had ve hukuk tanımazlığını bir kez daha göstererek Uluslararası hukuku hiçe sayarak ben yaptım oldu dercesine Müslümanlar için büyük öneme sahip olan Kudüs’ü İsrail’in başkenti yaptığını açıkladı. Bu karar İslam âlemine top yekûn savaş ilanıdır. Siyonizm adım adım büyük İsrail’e doğru ilerliyor. Bugün Kudüs’ün işgalini meşrulaştıran, yarın Hayber’i, Medine’yi, öbür gün doğu Anadolu’yu işgal denemelerine kalkışacaktır. Yani Kudüs’ün korunması demek, Mekke, Medine’nin, Diyarbakır ve Şanlı Urfa’nın korunması demektir.
Üstadın ifadesiyle ”Düşmanım sen benim ifademsin, hızımsın, gündüz geceye muhtaç bana da sen lazımsın.” İyi ki varsın be Trump. Biz Müslümanlara ilk kıblemizi hatırlattın. Kudüs’ün Müslümanlar için ne ifade ettiğini bize öğrettin. Evimizde, işyerimizde, sokağımızda, Kudüs’ü konuşur olduk. Televizyon ve gazeteler Kudüs’ü yazar ve anlatır oldu. Kudüs’ü dünyaya bundan daha iyi duyuramaz ve anlatamazdık. İnşallah bu kararınla uyuyan Müslümanları uyandırırsın.
İsrail ve uşakları 100 yıldır Kudüs bölgesinde kan dökmektedir. Bütün dünya bunu seyretmekte. Kan ve gözyaşından beslenen bu vampirlere dur demenin vakti geldi de geçiyor. Şuna bütün kalbimle inanıyorum. Alınan bu karar İsrail ve Amerika’nın sonu olacaktır. Çünkü “Eceli gelen köpek cami duvarına işer.”
Hz Peygamber bildiriyor; “Sizden biriniz bir kötülük görünce onu eliyle düzeltsin, buna gücü yetmez ise diliyle düzeltsin, buna da gücü yetmez ise kalben buğuz etsin.” Buda imanın en zayıf noktasıdır. Elimiz Amerika ve İsrail’e uzanamıyor ise dilimiz ile hakkı haykırabilir ve kalbimiz ile buğuz edebiliriz. İsrail ve Amerika mallarını almayarak onları zor duruma sokabiliriz. Hz Peygamber Yahudilere karşı Hayber muhasarasını böyle kırmıştı.
Kudüs, sadece coğrafyada bir yer değildir. Dünya’yı göklere bağlayan bir istasyondur. Kudüs yerden göklere yükselişi simgeler, birliği simgeler. Kudüs on binlerce nebinin içtima yaptığı yerdir. Namaz ve kıble anıldıkça ilk kıble unutulmayacaktır. Onu unutanlar önce namazı unutmuşlardır. Namaz kalplerden silinmedikçe Kudüs Müslüman’ın kalbinden silinmeyecektir.
Kudüs kıyamete kadar insanlığın imtihanıdır. O halde ey Müslüman bu ağır imtihanını unutma. Herkes her işi yapamaz, ama herkesin yapacağı bir iş vardır. O halde ey Müslüman ne yapabilirim ki deme, elinden geleni yapmayı unutma. Dua Mü’minin en güçlü silahıdır halde ey Müslüman dua için ellerini rabbine kaldırdığın zaman o güzel toprakları asla unutma.
Kudüs İslam’ındır ve İslam’ın simgesidir. Peygamberimiz bildiriyor.”Tüm dünyada mücadele ve cihat bitse de Kudüs’te mücadele kıyamete kadar devam edecektir.” Müslümanlar için Mekke ne ise, Medine ne ise, Kudüs’te odur. Bu üç şehrin alternatifi yoktur. Çünkü Kudüs sadece bir şehir değildir. O dindir, imandır, davadır, heyecandır, ölçüdür. Kudüs Müslüman’ın samimiyet ölçüsüdür.
Müslüman için Kudüs coğrafi bir mesele değil, imanı bir meseledir. Biz Müslümanlar için mübarek beldeleri korumak imkân değil iman meselesidir. Çünkü biz, Kudüs Yahudilerin elinde iken gülmek bana haram diyen Selahaddin Eyyubi’nin torunlarıyız. Kudüs bize Resulüllah’ın emanetidir. Ona sahip çıkmak bizim için izzettir. Anlaşılan o ki Ayasofya ibadete açılmadan Kudüs kurtulmayacaktır.
Kudüs aşktır, Kudüs hasrettir, insanlığın gözünün nuru, gönlünün sürurudur. Kudüs yeryüzünde arşı alaya en yakın yerdir. Çünkü Kudüs İsranın ikinci durağı, miracın ise ilk basamağıdır. Ümmetin ilk kıblesi, Peygamberler şehri olan Kudüs, tüm Müslümanların haremi izzeti ve namusudur. Kudüs Miraç’tır, Kudüs onurdur, Kudüs şereftir, Kudüs namustur. O halde Müslüman namusuna sahip çık.
Bu olay öyle üç beş laf ile ABD ve İsrail’i kınayarak geçiştirilemeyecek kadar önemlidir. Bugün Kudüs’ü kendine başkent yapan, yarın Anadolu’yu kendine vilayet yapmaya kalkar.
Mukaddes şehrimiz Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı, İslam diyarı Gazze’yi her türlü işgal ve tecavüzden kurtarmak için kendi içimizdeki ihtilaf ve ayrışmaları bir kenara bırakmalıyız. Müslümanlar olarak bir olmalıyız, iri olmalıyız, diri olmalıyız. Çünkü toplu vurdukça yürekler onu top bile sindiremez.
Kudüs davasının sahibi haktır. Hak olan davada zafer muhakkaktır. Kuvvet ve kudret sahibi Allaha yemin olsun ki, zafer İslam’ındır, zafer inananlarındır ve zafer yakındır.
Allah’ım bugün Müslümanlar için şer gibi görünen bu olayı bizim için hayır eyle. Bugüne kadar uyuyan Müslümanların uyanmasına, birlik be beraberliğine vesile eyle. Biz biliriz ki karanlığın en yoğun olduğu an, aydınlığa en yakın olduğu andır. Bu olayı İsrail ve uşaklarının yok oluşuna, Kudüs’ün kurtuluşuna vesile eyle.
Âmin, âmin, âmin…
Selam ve dua ile