Kış gelirken sıcaklıklardaki düşüş kapalı ortamda geçirdiğimiz sürenin uzamasına ve bununla birlikte yemeğe ayrılan vaktinde artmasına sebep olmaktadır.
Havaların soğumasıyla hastalıklara yakalanma riski de artmaktadır. Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi vücut direncinin korunması beslenmeden geçer.
Peki neler yapmalıyız? Nelere dikkat etmeliyiz? Hem hastalıklara yakalanma riskini düşürmek için hem de iştah kontrolü için yapmamız gerekenleri 8 öneride sizler için hazırladım…
Su İçmeyi İhmal Etmeyelim!
Kışın gelmesiyle birlikte hareket ve terleme azalır. Daha az su içmeye ihtiyaç duyarız. Su içimini azaltmak; metabolizmayı yavaşlatır, halsizlik, kabızlık gibi sorunlara yol açar. Günlük kg başına 30ml su içmeliyiz. Yetişkin bir birey ortalama 2-2,5 lt su içmelidir.
Fiziksel Aktivite Şart
Kış mevsiminde artan hareketsizlik ve gecelerin uzaması ile geç saatlere kadar yenen yemekler kilo artışına sebebiyet vermektedir. Hayatımızın her zamanında olması gereken sporu ihmal etmemeliyiz. En azından haftanın 3 gününü günlük 1 saat yürüyüşe ayırmalıyız. Hem fiziksel hem mental olarak kendimizi iyi hissetmemizi sağlayacaktır.
Mevsiminde Sebze-Meyve Tüketelim
Her zaman mevsiminde sebze-meyve tüketimine dikkat etmeliyiz. Özellikle C vitamini kaynağı turunçgiller; portakal, mandalina, greyfurt gibi ve nar, ayva, elma gibi mevsim meyveleri bağışıklık sistemimizi güçlendirecek hastalıklara karşı bizi koruyacaktır.
Mevsim sebzeleri olarak ıspanak, pazı, lahana, karnabahar, brüksel lahanası, kereviz, pırasa beslenmemizden eksik etmememiz gereken besinlerdir.
Vitamin Eksiklikleri Önemli
Vitamin eksiklikleri; halsizlik, yorgunluk, hastalıklara sık yakalanma, zihinsel yorgunluk, uyku hali vb. sorunlara neden olmaktadır.
Vitamin eksikliği doktor kontrolünde önerilen şekilde vitamin kullanılarak tamamlanmalıdır.
Omega-3 Tüketimini Arttıralım
Omega-3 yağ asidi vücudumuzun kendi kendine üretemediği dışardan almamız gereken bir yağ asididir. Omega-3 (n-3) yağlarının; bağışıklık sistemini güçlendirme, depresyonu önleme, kalp sağlığı, kan şekeri dengeleme, kolesterolü dengeleme gibi birçok faydası vardır.
En iyi kaynakları balık, ceviz, keten tohumu, chia tohumu, kendir tohumu, semizotu ve avokadodur.
Beslenmemizde bu besinlere yer vermeli, haftada 2-3 kez balık tüketmeliyiz.
Probiyotik - Prebiyotik Alımı Arttırılmalı
Probiyotik ve prebiyotikler bağırsaklarımız için dost bakterilerdir. Bağırsakların çalışması ve bağırsakların doğal florasını korumak için büyük öneme sahip olan bu bakteriler en çok; anne sütü, yoğurt, kefir, lif içeren enginar, kereviz, kuşkonmaz, pırasa, soğan, sarımsak gibi besinlerde bulunur.
Bitki Çaylarından Faydalanalım
Hem içimizi ısıtacak hem de hastalıklardan korunmamızda yardımcı olacak bitki çaylarına günlük hayatımızda mutlaka yer vermeliyiz. Soğuklarda sahlep, sıcak çikolata gibi kalorisi yüksek içeceklere eğilim artmakta bunlar yerine bitki çayları tercih etmeliyiz. Yeşilçay, kuşburnu, adaçayı, ıhlamur tercih edilebilir.
Yeterli Ve Düzenli Uyku
Yeterli uyku alınmaması gün içinde halsizlik, yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu, performans düşüklüğü gibi sorunlara yol açmaktadır. Bu tarz durumlarda enerjiye ihtiyaç duyulur ve bu enerji açığını besinlerden özellikle karbonhidrat ağırlıklı besin grubundan karşılamaya çalışırız. Yeterli ve düzenli uyku yaşam kalitemizi arttırarak sağlığımızı ve beslenmemizi olumlu yönde etkiler.