Antalya'da koruma altındaki 200 yıllık olduğu söylenen 2 katlı tarihi metruk ev, çıkan yangında küle dönerken, itfaiye ekipleri binanın çatısından kopan parçaların altında kalmaktan son anda kurtuldu. Mahalledeki metruk yapıların yaz aylarında her pazar yandığını söyleyen muhtar Halil Ay, "Bu izlediğimiz bir film. Artık alıştık" diyerek tepkisini dile getirdi. Ay, bir can kaybı yaşanmadan bu duruma el atılması gerektiğini vurguladı.
Yangın, dün Muratpaşa ilçesi Haşimişcan Mahallesi 1298 Sokak üzerinde bulunan koruma altındaki 2 katlı metruk evde çıktı. Binadan dumanların çıktığını gören mahalle sakinleri durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından bölgeye çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Ekipler tüm binayı saran alevlere kısa sürede müdahale etti. Bu sırada yanan evin çatısından kopan parçalar itfaiye ekiplerinin üzerine doğru düştü. Ekipler son anda durumun farkına vararak, ölümden döndü. Oluşan dumanla ise göz gözü görmedi. Bazı vatandaşlar yüzünü elbisesi ile kapatarak kendisini korurken, bazılarının da maske taktığı görüldü. Yangın ekiplerin 1 saatlik çalışmasının ardından kontrol altına alınarak söndürüldü. Söndürme çalışmaları havadan görüntülendi.
"Tarih, tarih oldu"
Her yıl mahallede 4-5 yangın olduğunu belirten Haşimişçan Mahalle Muhtarı Halil Ay, yaşananlara şu sözlerle tepki gösterdi:
"Burası korumada olan bir ev. Yandı kül oldu. Tarihi koruyamıyoruz. Tarih, tarih oldu. Burayı defalarca bildirdik. Buralara el atılması gerektiğini söyledik. Burada evlerle arasında 1-1,5 metre var. Buradaki ev sahipleri çok sorun yaşadı. Mahalle sakinleri şu an zor durumda, korkularından evine giremiyorlar. Bazı vatandaşlar kapı pencerelerini kapatıp gitti. Yetkililerin bu durumu bir anca çözülmesini istiyoruz. Antalya'nın göbeğindeki bir mahallenin bu şekilde olması üzüyor."
"İzlediğimiz film, alıştık"
Metruk yapılarda madde bağımlıların yaşadığını aktaran Ay, yangının bu yüzden çıktığını ileri sürdü. Ay, "Orada yatarken sigara mı içiyor, başka bir şey mi içiyor bilmiyoruz. Yangın çıktığı zaman bırakıp gidiyor, çünkü onun hiç umurunda değil. Sonradan iş bizim başımıza düşüyor. Bu izlediğimiz bir film. Artık alıştık. Allah korusun bir can mı gitsin? Ateş düştüğü yeri yakıyor" diye konuştu.
"Pazar günleri korkuyoruz"
Yetkililerden yardım talep eden Ay, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
"Yetkililer buraya gelip çare bulsun, bize ilaç olsun. Bizim isteğimiz bu metruk evlerin yıkılması değil. Onarılıp Antalya'mıza, Muratpaşa'mıza ve vatandaşımıza kazandırılması. Pazar günleri biz evimizden çıkamıyoruz. Yazın Pazar günleri biz korkuyoruz. Genelde o gün yangın çıkıyor. Bunlara çare bulunsun. Ben tek başıma ne yapayım. Benim arabam yok, yetkim yok. Yetki verin biz mahallece yapalım. İnsanlar evinde rahat oturamıyor. Diğer evlerle arasında çok kısa mesafe var. Birsine sıçrasa diğerlerine de gider. Her sene böyle yangınlarda 2-3 evimiz gidiyor. Bize sahip çıkın."
"Böyle bir tarih nasıl yandı"
Mersin'den tatil için Antalya'ya gelen ve yangına komşu bir otelde konaklayan bir tatilci de, "Kaldığımız otel 5 metreden daha yakın. Böyle tarihi bir bina nasıl yandı, ya da yakıldı bilemiyoruz. Mersin'de de birçok tarihi binalar var ancak bu tür konulara destek veriliyor. Bu saat olmuş enkazı kaldırılmamış. Şeritle burası kapatılmış ancak herkes gelip geçiyor. Çok tehlikeli" ifadelerini kullandı.