Polis Meslek Yüksekokulunda düzenlenen mezuniyet törenine Bakan Soylu’nun yanı sıra Vali Süleyman Tapsız, Karaman Milletvekilleri Tarım ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Recep Konuk, Dr. Recep Şeker, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Polis Akademisi Başkanı Yılmaz Çolak, Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan, öğrencilerin aileleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Polis Akademisi Başkanı Yılmaz Çolak ve Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok’un konuşmalarının ardından genç polis adaylarına seslenen Vali Tapsız; “Milletimiz size güveniyor. Sizi huzurunun bekçisi olarak görüyor. Bizler de sizin bu güvene layık olacağınıza gönülden inanıyoruz. Polisimiz artık şu grubun, bu kesimin değil, sadece ve sadece Türk milletinin, Türk devletinin polisi olacaktır. Bu okullara girmek için tek ölçümüz; ülkesine ve milletine sadakatle bağlı olmak, başka hiç bir yere değil, sadece Türkiye Cumhuriyeti devletine hizmet etmektir” dedi.
Ruhunu FETÖ’ye, bölücü terör örgütüne veya başka bir illegal yapıya satmış hiç kimsenin bu çatı altında da, şehit kanları sulanmış bu mübarek topraklarda da yeri olmadığını dile getiren Vali Tapsız, “Çünkü bu kurumlar milletin kurumu, devletin kurumudur. Ve sadece onlara hizmetle mükellef insanlar yetiştirmekle görevlidir” dedi.
Vali Tapsız tavsiyelerde bulunduğu polis adaylarına, “Görevlerinizi özveri ve başarıyla yerine getirirken, vatandaşlarımızla muhatap olurken göstereceğiniz güler yüz, sevgi, ciddiyet ve vakar, mensubu olduğunuz Polis Teşkilatı için ve dolayısıyla devletimiz için gurur kaynağı olacaktır. Eğitiminizi başarıyla tamamlayarak, emniyet teşkilatı saflarındaki yerinizi alacak, ülkemizin güvenlik ve asayişinin sağlanmasında büyük görevler üstleneceksiniz. Ülkemizi kutlu yürüyüşünden alıkoymak isteyen hiçbir güç, bugüne kadar başarılı olamamıştır ve olamayacaktır.
Bu ülkenin en büyük sermayesi; karakteri sağlam, özgür düşünebilen, tarih ve kimlik bilinci yüksek, özgüven sahibi gençleridir. Bizler, geleceğimizi emanet ettiğimiz siz değerli gençlerimizin bu özgüvenle ve sorumluluk bilinciyle hareket edeceğinize inanıyoruz.
Üzerlerinde huzurun, güvenin, başarının ve onurun simgesi olan üniformalarını taşıyan sizlerin açık alınları, sizleri yetiştiren değerli anne ve babalarınızın temiz yüreklerinin bir yansımasıdır. Ailelerinizi, sizler gibi pırıl pırıl evlatlar yetiştirdikleri için tebrik ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve başbakanın selamlarını ileterek konuşmasına başlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Bu meslekte vatan sevgisi vardır. Bu meslekte mazluma, zulme uğrayana el uzatmak vardır. Bu meslekte merhamet vardır, adalet vardır, kötülükle mücadele vardır. Bu salonlardan geçerek şehadet mertebesine ulaşan nice şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Allah onlardan razı olsun.
İnsanlık ve medeniyet geliştikçe suçun ve suçlunun azalacağı bir dünya hayal ediyoruz. 21. Yüzyılda teknolojik gelişmelerin yanı sıra terörün, şiddetin arttığını görüyoruz. Her nevi suçun artış gösterdiği, suçun çeşitlendiği, şekil değiştirdiği ve dünyayı daha büyük dramların yaşattığı bir yüzyıl olarak başladı. Örneğin uyuşturucu eskiden bir ya da iki çeşitti. Sadece Hint keneviri ve haşhaş ekilir, bunlar takip edilirdi. Oysa şı̇mdı̇ sentetik uyuşturucular çıktı. Alelade laboratuvarlarda ı̇mal edilen, daha öldürücü, daha zehı̇rleyı̇cı̇ kimyasal uyuşturucular çıktı. Artık bunları da takip etmek zorundayız. Daha önce olmayan dolandırıcılık yöntemleri̇ çıktı. Daha önce olmayan, siber suçlar gibi̇ suçlar ortaya çıktı. Suç̧ çeşidi artıyor, suçlu artıyor, ancak ne garı̇ptı̇r kı̇ aynı gelişme sayesinde suçla mücadelede kullanılan teknolojik imkânlar da artıyor. Güvenlik sistemleri̇, kameralar ve diğer yeni̇ krı̇mı̇nal yöntemler, suçluların tespı̇tı̇nde bütün dünyada güvenlik güçlerı̇ne avantaj sağlıyor. Netice ı̇tı̇barıyla suç̧ ve suçla mücadele, ı̇yı̇ ve kötünün mücadelesi hı̇ç bı̇tmı̇yor, sadece sekil değiştiriyor. Ancak sekli̇ ne olursa olsun bu ı̇şı̇n asıl öznesi̇ her zaman olduğu gibi̇ insandır. Mağdur olan insandır; suçlu da bir insandır; onu yakalayıp adalete teslim ederek cezalandırılmasını sağlayan, onu engellemek durumunda olan da yine bir insandır. Öyleyse bütün çalışmalarımızda İnsanı merkez alan, onu anlamaya çalışan, ahlakı, vicdanı geliştirmeyi önceleyen, vicdanlara hitap eden bir anlayışı ortaya koymak durumundayız. Altını çizerek söylemek istiyorum En hassas güvenlik alarmı insandır, en sağlam kelepçe insandır, en güvenli bekçi yine vicdandır. Eğer insanların vicdanına hitap edersek insanların manevi değerlerini, insani değerlerini kuvvetlendirebilirsek inanıyorum ki polislik mesleğine bugün olduğundan çok da az iş düşecektir.
Cumhuriyet tarihinin en kararlı duruşunu sergilediklerini ifade eden Bakan Soylu, askerlerimiz, polislerimiz ve korucularımızın her biri bu ülkenin namusunda, bu ülkenin birlik ve beraberliğine yönelmiş bütün hain tuzaklara karşı büyük bir mukavemet göstermekte ve aslanlar gibi mücadele vermektedirler” dedi.
Bakan Soylu konuşmasında genç polis adaylarına uyarılarda bulunarak; Bütün bu anlattıklarım, sı̇zlerı̇n görevlerı̇nı̇n, sorumluluklarının sadece bir bölümüdür. Daha trafikten, asayişten, bu milletin can ve mal güvenliği ı̇çı̇nde rahat uykusunu uyuma sorumluluğunuzdan bahsetmedim. Sakın unutmayın, sizler tüccar değı̇lsı̇nı̇z. Sizler esnaf, işçi değı̇lsı̇nı̇z. Hatta özlük hakları bakımından öyle olsa bile, sizler memur değı̇lsı̇nı̇z. Sizler, birazdan edeceğiniz yeminden sonra, artık polissiniz. Son nefesı̇nı̇ze kadar polissiniz. Hangi kadrolara gelı̇rsenı̇z gelin, ister emekli olun, ister bakan olun, sı̇z polissiniz. Bunun tek anlamı vardır. Bu millet size emanettir. Onun bütün haklarını, canınız pahasına korumakla mükellefsiniz. Mazlumu kollamakla, kötüye karsı çıkmakla, suçla, kötülükle mücadele etmekle ve nihayetinde doğru, dürüst insan olmakla her şart altında mükellefsiniz. Eğer bugün bu salonda, bu sorumluluğu alamayacak olan, bundan gözü̈ korkan, 'ben bu emaneti̇ taşıyamam' diyecek olan varsa, maalesef yanlış̧ yerdedir. Ben kendi adıma, sizlerde bu emaneti̇ taşıyacak ışıltıyı görüyor, bundan büyük mutluluk ve gurur duyuyorum. Sizlere bir bakan ama herşeyden önce bir ağabey nasihati̇ olarak şunu söylemek ı̇sterı̇m. Bir elı̇nı̇zde vicdanınız, bir elı̇nı̇zde de hukuk olsun. Başka rehber aramayın. Başkasına tabi olmayın. Asla ve asla hukuktan ayrılmayın. Size hukuka uymayan, vicdanınıza uymayan ne teklif gelirse gelsin, ne zorlama gelirse gelsin, sakın uymayın. Devletı̇nı̇zden ve milletinizden başka hı̇ç kı̇msenı̇n ama hı̇ç kı̇msenı̇n uyuyan hücresi veya elemanı olmayın. Sı̇z bu devletin polisi̇, bu milletin evladısınız. Yarın mahşerde yaptıklarınızdan ve yapmadıklarınızdan hesaba çekilecek olan Allah kullarısınız. Bu mesleği hakkıyla, vicdanınızın ve hukukun rehberliğiyle yapın. Bu dünyadan giderken arkanızda büyük bir şeref bırakın. Yanınızda da bu milletin hayır dualarını götürün. dedi.
Konuşmaların ardından tören, Bakan Soylu’nun eğitim – öğretim yılında dereceye giren öğrencilere mezuniyet belgelerini ve çeşitli hediyeler vermesiyle sona erdi.
Bakan Soylu, Vali Tapsız ve beraberindeki heyet ile daha sonra OSB bölgesinde faaliyetlerini sürdüren ambalaj fabrikasını gezerek incelemelerde bulundu. Yetkililerden çalışmalar hakkında bilgiler alan Bakan Soylu, daha sonra Karaman Belediye Başkanlığını ziyaret etti.