Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ön safta mücadele eden sağlık çalışanlarından biri olan Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Hülya Vatansev, hastaların en çok nefes alamamaktan şikayet ettiklerini belirterek "Hasta diğer hastalıklarının çok farkında değil. Karaciğer enzimlerinin yükselmesinin, böbrek değerlerinin artmasının farkında olamaz ama nefes alamadığını fark eder. Nefes alamamış olmaları, bizi en çok etkileyen ve çaresiz kaldığımız durumlar oldu." dedi.
Vatansev, AA muhabirine, Türkiye'de salgının başından beri Kovid-19 servisinde çalıştığını anlattı.
En küçüğü 14 yaşında olmak üzere 3 çocuğu olduğunu dile getiren Vatansev, doktor eşinin de Kovid-19 testinin pozitif çıkmasıyla tedavi olduğunu ve sağlığına kavuştuğunu söyledi.
Çocuklarla ev ortamında da mesafeyi koruduklarını belirten Vatansev, şunları kaydetti:
"Eşimin pozitif olduğunu öğrendiğimde ağladım. Çok üzüldüm. Kovid-19 akciğere de tutulmuştu. Ben de 1 hafta boyunca temaslı izolasyonu dolayısıyla evde kaldım. Eşim bir odada izole oldu. Çay tabağına ilaçlarını hazırlıyordum. Eşimin odasına giren çıkan bütün tabakları çocuklara bile dokundurtmadım, kendim temizledim. Evde bile N95 maskemizi taktık. Tüm kapıları kapattık. Oğlum evli, evde 4 kişiyiz."
- "Hastaların üzüntüleri, onların sıkıntıları ve virüsü tam tanımamak bizleri çok üzdü"
Vatansev, 26 yıllık hekim olduğunu, meslek hayatının hiçbir döneminde bu kadar psikolojik yorgunluk hissetmediğini belirterek "Belki ömrümün daha önceki yıllarında bedenen daha çok yorulduğum dönemler oldu ama bu yılki gibi psikolojik olarak yorulduğumu hissetmemiştim. Bu yıl gerçekten hem bedenen hem de psikolojik olarak çok zor bir yıl geçirdik. Hastaların üzüntüleri, onların sıkıntıları ve virüsü tam tanımamak bizleri çok üzdü." diye konuştu.
Kovid-19'un, ağırlıklı olarak akciğerde ortaya çıkan bir hastalık gibi görünse de tüm sistemi tutan bir hastalık olduğunu ifade eden Vatansev, hastaların solunum sıkıntısının yanında emboli gibi başka sıkıntılar da yaşadıklarını anlattı.
Hülya Vatansev, Kovid-19'un bulaşıcı olması nedeniyle hastanede yatarak tedavi gören hastaların yanına refakatçi ya da ziyaretçi alamadıklarını belirterek "Hasta son anlarını hep bizi görerek geçirdi. Bunun verdiği ayrı bir üzüntü de var. İyileşen her hastayla da ayrı bir mutluluk yaşadık." dedi.
Hastaların en çok nefes alamamaktan şikayet ettiğini anlatan Vatansev, "Hasta diğer hastalıklarının çok farkında değil. Karaciğer enzimlerinin yükselmesinin, böbrek değerlerinin artmasının farkında olamaz ama nefes alamadığını fark eder. Nefes alamamış olmaları, bizi en çok etkileyen ve çaresiz kaldığımız durumlar oldu." ifadelerini kullandı.
Vatansev, Kovid-19 ile mücadelede maskenin önemini vurgulayarak "Hijyen ve mesafe tabii ki çok önemli ama maskeye birinci öncelik vermemiz lazım. Ben çift maske kullanıyorum. Bazen hastaların yanına girerken 3 maske takıyorum. Hastalara müdahale edeceksek daha fazla takıyoruz. Bu belki benim sayılı saatlerde nefes almamı güçleştiriyor ama virüsten korunmak için çok önemli." değerlendirmesini yaptı.