Aksaray'da 20 yaşında trafik kazası sonucu görme yetisini yüzde 90 kaybeden öğretmen Eda Alıcı, azmi ve meslek aşkıyla tutunduğu hayatta öğrencilerini geleceğe hazırlamaya devam ediyor.
Alıcı, lise edebiyat öğretmenini çok sevdiği için öğretmen olma hayaliyle 2014'te Aksaray Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü kazandı. Aynı yıl üniversite başlamadan trafik kazasında göz sinirlerinin zedelenmesiyle görme yetisini yüzde 90 oranında kaybeden Alıcı, yeni hayatına adapte olarak ailesinin de yardımıyla 2018 yılında mezun oldu.
2020 şubatında çok sevdiği mesleği öğretmenliğe atanan ve ilk görev yeri Erzurum'a giden Alıcı, 1,5 yılın ardından memleketi Aksaray'a döndü.
Gençliğinin baharında görme kaybına rağmen hayat enerjisiyle çevresindekilere rol model olan Alıcı, gösterdiği azim, öz güven ve çalışkanlığıyla çevresinden takdir topluyor.
Eşmekaya Anadolu Lisesi'nde edebiyat öğretmeni olarak görev yapan Alıcı, AA muhabirine, 2014'te babasının kullandığı araçla trafik kazası yaptıklarını ve gözlerini kaybettiğini söyledi.
Görme yetisini kaybettikten sonra çok zorlandığını anlatan Alıcı, şöyle konuştu:
"İlk başta bu süreç çok zor geldi. Bu durumu kabullenmem biraz uzun sürdü. Nasıl yapacağımı, yaşayacağımı bilmiyordum. 20 yaşına kadar her şeyi görüyordum. Bir anda görme duyusunu kaybedince insan ne yapacağını şaşırıyor. Bu durumu aşmak zorunda olduğumu biliyordum. Yavaş yavaş hayata alıştım. Okudum, üniversiteden mezun oldum. Çok sevdiğim öğretmenlik mesleğine atandım. 1,5 yıl Erzurum'da görev yaptım. Eylül ayından itibaren bu okulda görev yapıyorum. Hiçbir sıkıntım da yok. Engelin kafada olduğunu öğrendim. O durumu kafanda aştıktan sonra her şey çok daha kolay oluyor."
Alıcı, öğrencilerini çok sevdiğini ve kendisine her konuda çok yardımcı olduklarını dile getirdi.
Çok zor olsa da üniversiteyi bitirdiğini aktaran Alıcı, "Edebiyat bölümü çok zordu bizim için. Lisedeki edebiyat öğretmenlerimi çok seviyordum. Onların sevgisi ve ilgisinden edebiyat öğretmeni olmayı istiyordum. Hayalimi gerçekleştirdiğim için çok mutluyum. Şimdi de kendi öğrencilerime aynı sevgi ve ilgiyi aşılıyorum. Onların da edebiyat öğretmeni olmasını çok istiyorum." diye konuştu.
- "Annem ilkokul mezunu, kitaplarımı hep o okudu"
Alıcı, engellilerin de bu hayatın içerisinde olduğunu ve bir şeyler başarabileceğini herkese gösterdiğini ifade etti.
Engelli vatandaşların da öğretmen, doktor, anne ve baba olabileceğini vurgulayan Alıcı, şunları kaydetti:
"Yeter ki bizlere destek olunsun, bizler her şeyin üstesinden gelebiliriz. Genelde hep söylenir, 'Her insan bir engelli adaydır.' diye. Bu söz öyle geçiştirilip atılacak bir söz değil. Ben yaşayarak öğrendim bunu. Çünkü insanlar 1 saniye sonra başına neler gelecek bilemiyor. Özellikle anne ve babaların çocuklarına çok destek olması gerekiyor. O durumda anne ve babalara çok iş düşüyor. Psikolojik anlamda desteğe çok ihtiyaç oluyor. Annem ve babama çok teşekkür ediyorum, her zaman yanımda oldular, elimden tuttular. Üniversiteye götürüp, getirdiler. Annem ilkokul mezunu, kitaplarımı hep o okudu. Onların sayesinde öğretmen oldum."