Seminer, Topluluk Başkanı İzzet Dedeoğlu’nun açılış konuşması ile başladı. Açılış konuşmasının ardından Bülent Gardiyanoğlu hatıralarını ve tavsiyelerini öğrencilerle paylaştı.
“Önce mutlu olmayı öğrenmeliyiz”
Gardiyanoğlu, insanları korkularının yönettiğini ifade ederek, “İçimizde var olan korkularımız hayatımıza yön veriyor. Küçük yaşlardan itibaren yaşadığımız olaylar, diyaloglar ve insan ilişkileri; yaşımız ne kadar ilerlerse ilerlesin bilinçaltımızdaki etkisiyle bizi yönlendiriyor ve korkuya dönüşerek gerek iş yaşantımızı gerekse özel yaşantımızı etkilemeyi sürdürüyor” dedi.
Öğrencilere ‘evlenmeden önce yaşam amacınızı bulun’ tavsiyesinde bulunan Gardiyanoğlu, “Evlilik günümüzde evciliğe dönmüş durumda. Ben bir kürekte kayık çekerken eşim de aynı yöne kürek çekmelidir. Aynı yöne kürek çekmeyen bireyler yıllar sonra bunun farkında oluyorlar. Bu süreç her iki tarafı da çok yoruyor ve yolun sonunda ayrılıkla karşı karşıya kalınıyor. Yaşam amacınıza uygun eş seçimi yapın. Evinden mutlu çıkmayan insan işyerinde de mutlu olamaz. Önce mutlu olmayı öğrenmeliyiz” şeklinde konuştu.
“Takım olmayı başaramıyoruz”
İnsanların kişisel hırslarının başarılarına engel olduğunu hatırlatan Gardiyanoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yaşadığımız toplumda düzgün insan kalmadığı konusunda sürekli şikâyet ediyoruz. Kendimizi düzeltme sırası geldiğinde kimse hatalı olduğunu kabul etmiyor. Önce biz kendimizi düzelteceğiz ki toplum da düzelsin. Kendi içimizdeki eksiklikleri maddi araçlarla, sahte mutluluklarla gizlememize gerek yok. İnsanların hisleri eskiye göre çok fazla güçlendi. Kimseyi kandıramayız yalnızca kendimizi kandırmış oluruz. Herkes kendini patron olarak görüyor, herkes kendi aklını beğeniyor. Kimse kimsenin fikrine saygı duymuyor. Elimizde her türlü imkân olmasına rağmen takım olamıyoruz. Çünkü biz üreteni sevmiyoruz, ona engel oluyoruz. Çünkü biz yalnızca kendimizi beğeniyor, kendimizi seviyoruz.”
Seminer, plaket takdiminin ardından sona erdi.