KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, KOSGEB programıyla desteklenecek Başkent Üniversitesi BiyoTek Teknoloji Geliştirme Merkezi (TEKMER) gibi yapıların fikir aşamasındaki projelerin şirketleşme, yurt içi ve yurt dışı pazarlara açılmasıyla büyümesine kadar birçok süreçte yol gösterici olacağını belirterek, "Bu yapılar, buralarda kurulan şirketleri ekonomik birer aktör haline dönüştürecek." dedi.
Başkent Üniversitesi BiyoTek Teknoloji Geliştirme Merkezine “TEKMER” adının kullanım hakkı tanınmasına ilişkin KOSGEB’de sözleşme imzalandı. Sözleşmeye imzalar, Uzkurt ile Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal tarafından atıldı.
İmza töreninde konuşan Uzkurt, Başkent Üniversitesinin KOSGEB'in ilgili programı için müracatta bulunduğunu ve gerekli değerlendirmeler sonucunda, Başkent Üniversitesi BiyoTek Teknoloji Geliştirme Merkezinin kuruluş kararının verildiğini söyledi.
Uzkurt, merkezden Türkiye'ye ciddi katma değerler üretecek, biyoteknoloji, ilaç aşı alanında önemli projeleri kazandıracak firmaların çıkması temennisinde bulundu.
Program hakkında bilgi veren Uzkurt, son dönemde teknoloji geliştirme merkezlerini yeniden modellediklerine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu modelde, teknoloji geliştime merkezlerini özellikle kısa sürede şirket değeri yüksek start-up'ların ortaya çıkmasına zemin hazırlayan mekanlar olarak kurguladık. Bu yapılar özellikle daha fikir aşamasındaki projelerin şirketleşme, yurt içi ve yurt dışı pazarlara açılmasıyla büyümesine kadar birçok süreçte yol gösterici olacak. Bu yapılar, buralarda kurulan şirketleri ekonomik birer aktör haline dönüştürecek."
- "Yeni modele göre ilk TEKMER"
Uzkurt, programla 3 milyon 800 bin liraya kadar finansal desteğin yanı sıra TEKMER'lerin sürdürülebilirliği için mentorluk hizmeti de verileceğine dikkati çekerek, "Bu yapılar içinde bulunacak temsilcilerimiz, buralarda yer alan şirketleri KOSGEB desteklerinden yararlanmaları konusunda da yönlendirecek. Ülkemize bu tür yapıları kazandırmak, nitelikli istihdama katkı sağlamak ve teknoloji tabanlı start-up'ların ülkemizden çıkmasını temin etmek üzere yola çıkmış bulunmaktayız." diye konuştu.
KOSGEB'in yeni modeline göre desteklenecek ilk TEKMER'in, Başkent Üniversitesi BiyoTek Teknoloji Geliştirme Merkezi olduğunu belirten Uzkurt, şimdiye kadar farklı tema ve illerde yaklaşık 30 müracaat aldıklarını, yakında bunları da sonuçlandıracaklarını sözlerine ekledi.
- "Ankara biyoteknoloji alanında da yol gösterecek"
Başkent Üniversitesi Rektörü Haberal da son dönemde yaşanan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde aşı ve biyoteknoloji yönünde şirketlerin hizmete alınmasının daha da önem kazandığına dikkati çekerek, "Biz de biyoteknoloji ağırlıklı bir tematik TEKMER konusunu gündeme aldık. Bugün imzasını attığımız KOSGEB’in önderliğindeki TEKMER'imizin hem ülkemize hem de Ankara'ya önemli projeleri sağlayacağını umuyoruz." dedi.
Bu konuda yeterli altyapı, donanım ve insan kaynağının olduğunu dile getiren Haberal, merkezde şirketlerin faaliyete geçmesiyle projelerin oluşması ve ürüne dönüşmesi yaklaşımlarının bulunduğunu kaydetti.
Haberal, üniversite-kamu ve sanayi iş birliğiyle birçok projenin kısa sürede faaliyete geçeceğini ve olgunlaşacağını ifade ederek, "Bu konuda ülkemiz zaten önemli atılımları gerçekleştiriyor. Ankara savunma sanayisinin de başkenti oldu, biyoteknoloji konusunda Ankara'nın diğer illere ve üniversitelere de yol göstereceğine inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- Merkez hakkında
Başkent Üniversitesi BiyoTek Teknoloji Geliştirme Merkezinin temaları tıbbi cihaz, medikal, biyoteknoloji, nanoteknoloji, genetik, gıda, tarım, yenilenebilir enerji ve benzeri alanlar olarak belirlendi.
Merkez, girişimci adaylarını inovatif ve Ar-Ge içeren iş fikirlerini hayata geçirmeye teşvik etmek, kuracakları start-up firmalarda projelerinin hızlı ve sürdürülebilir bir gelişme kaydetmesini sağlamayı amaçlıyor.