Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, bazı dış mihrakların Türkiye'nin gelişmesinden, büyümesinden, kalkınmasından rahatsız olanların Türkiye aleyhine sistematik ve yoğun bir propaganda içerisine girdiğin gördüklerini söyledi.
Bir dizi inceleme, gezi ve toplantılara katılmak üzere Karaman'a gelen Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, meslek odaları ve STK temsilcileriyle Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Toplantı Salonu'nda "Kalkınan Güçlü Türkiye'de Gelişen Şehir Karaman" isimli toplantıda bir araya geldi.
2002 yılından itibaren Türkiye'nin büyük bir kalkınma hamlesi başlattığını vurgulayan Bakan Elvan, "Öyle bir hamleydi ki bu kalkınma hamlesine sadece siyasi partilerimizden hükümetimiz olarak parti değil bizati sivil toplum kuruluşlarımız, iş dünyamız bunlara da öncülük ettiler. Milletimizin büyük desteği ile bu kalkınma hamlesi başladı. Allah'a çok şükür hemen hemen her alanda, son 14-15 yılda 3-4 katlık bir büyüme performansı gerçekleştirdik. Milli gelirimizi 3,5-4 kat artırdık. Bunun dışında ihracatımıza baktığımızda 35-36 milyar dolarlardan 140-150 milyar dolarlara yükselttik. Türkiye özellikle refah düzeyinin arttırılması bakımında çok önemli adımlar attı. Gerçekten Türkiye ekonomisinin bu şahlanmasının devam edeceği beklentisi birilerini kaygılandırdı. Özellikle içeride ve ağırlıklı olarak dışarıda olmak üzere bazı dış mihrakların Türkiye'nin gelişmesinden, büyümesinden, kalkınmasından rahatsız olanların Türkiye aleyhine sistematik ve yoğun bir propaganda içerisine girdiğini gördük.
Geçmişte bu çok yaşandı. Biz son derece güçlü bir tarihe, geçmişe sahibiz. Osmanlı döneminde yaşanan hadiseler olmuştur. Cumhuriyetimizin kurulması döneminde yaşanan sıkıntılar olmuştur. Ciddi bir mücadele verilmiştir, bağımsızlığımız için. Bu kadar yoğun Türkiye aleyhine bir kampanya dış basında ben hatırlamıyorum. Özellikle son 3-4 yıl içerisinde inanılmaz Türkiye aleyhinde anti propanganda yürütüldüğünü görüyoruz. Yazılı, görsel basın yolunda yürütüldüğünü görüyoruz. Halbuki bu 14-15 yıllık süreçte Türkiye'nin demokratikleşmesi, hak ve hürriyetlerin ısrarla yukarılara çekilmesi, ülkenin ekonomisi daha da iyi noktalara getirilmesi adına çok önemli düzenlemeler ve yapısal fonlar gerçekleştirdik" dedi.
Bakan Elvan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ekonominin geneline baktığımızda Türkiye ekonomisi kırılgan bir yapıya sahip diyorlar. Kim diyor bunu, batıdan değişik kuruluşlar, uluslararası bazı derecelendirme kuruluşları, basın yayın gibi... Neden kırılgan diye sorduğumuzda diyorlar ki; 'Türkiye'nin borcu çok fazla.' Bakıyoruz son 5-6 yılda acaba Türkiye'nin borcu fazla mıdır diye? Diyoruz ki bakınız Türkiye'nin AB tanımlı borcunun milli hasılaya oranı yüzde 27 buçuk. Sizin ülkenizde yüzde 80, yüzde 100, yüzde 110, yüzde 120. Türkiye'de yüzde 27 buçuk. Bizim borcumuz daha az diyoruz. Bunun üzerine diyorlar ki efendim sizin kısa vadede borcunuz yüksek. Onun için kırılgan bir yapıya sahipsiniz. Son 5 yıldan beri Türkiye'nin kısa vadeli borcunda ciddi bir sıçrama söz konusu mu? Hayır. Üç aşağı beş yukarı son 5 yılda Türkiye'nin kısa vadeli borcu hemen hemen aynı. Çok fazla değişiklik yok. İleri sürdükleri Türkiye gerçekten kırılgan bir yapıya sahip tezi kabul etmek mümkün değil. Türkiye 2016 yılının son çeyreğinde bir durgunluk yaşadı. Belirsizlik ortamı oluşturulmaya çalışıldı. ve iş dünyası da acaba ne olacak? Ben şu aşamada yatırım yapmayım bir süre bekleyim moduna girdiniz. Çünkü Türkiye üzerinde kara bulutları dolaştırmaya ve estirmeye çalışan dışarıda bir kamuoyu vardı. Bu da elbette iş dünyamızı etkiledi. Artık bizim iş dünyamız dışarıya tamamıyla açık. Küresel düzeyde rekabet edebilen, dünyanın dört bir yanına mal satabilen yapıya sahip. İşte bu estirilen olumsuz rüzgarlar geleceğe yönelik bir belirsizlik söz konusu şeklinde piyasaya pompalanmaya çalışan düşünceler sizlerin üzerinde etkili oldu."