Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi tarafından düzenlenen 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103’üncü Yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü etkinlikleri çerçevesinde Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necdet Aysal’ın konuşmacı olarak katıldığı bir konferans gerçekleştirildi. Programa, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır, Mütevelli Heyet Başkan Vekili Ali Konukseven, Rektör Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Rektör Yardımcısı, Dekanlar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. 

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını Rektör Prof. Dr. Cumhur Çökmüş yaptı. Sayın Rektör konuşmasında, “250 bin şehidin verildiği ve en önemlisi de okumuş genç ve entelektüel kesimin kaybedildiği bir dönem yaşadık. Onu daha sonra telafi etmek biraz zaman aldı. Geçmişimizi iyi bilmemiz gerekiyor ki hem mevcut durumu iyi analiz edelim hem de geleceği iyi planlayabilelim” dedi. 

OSMANLI, BİRÇOK HAKTAN MAHRUM BIRAKILDI

Tarihin niçin doğru öğrenilmesi gerektiği konusunda kısa bir konuşma yapan Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır da “tarih, televizyonlarda tartışarak oluşmaz. Tarih yaşanılır. Çanakkale bunun en yakın ve destansı örneğidir.” ifadelerini kullandı. 

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103’üncü Yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü kapsamında ‘’Çanakkale’den Milli Mücadeleye Bağımsızlık Ruhu’’ adlı bir konferans veren Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Necdet Aysal da konuşmasına, Çanakkale Savaşı ve 1. Dünya Savaşı başlamadan önce Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde bulunduğu durumu anlatarak başladı. 

O dönemde birçok zorluğun yaşandığına dikkat çeken Doç. Dr. Necdet Aysal, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1923 İzmir İktisat Kongresi’nin açılışında ülkenin içinde bulunduğu durumu şöyle açıklar: ‘Bir devlet ki kendi uyruğundaki halka koyduğu vergiyi yabancılara uygulayamaz, bir devlet ki kendi gümrük vergisi ve her türlü vergi işlemlerini düzenleme hakkından alıkonur, bir devlet ki kendi kanunlarına göre yargı hakkını yabancılara uygulayabilmekten yoksundur, o devlete bağımsız denilemez’. İşte Osmanlı’nın o dönemde bulunduğu durum buydu” dedi.

VATAN TOPRAKLARI BUNDAN SONRA DA MÜDAFAA VE MUHAFAZA EDİLECEK

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1. Dünya Savaşına katılmaktan yana olmadığını ancak büyük başarıların elde edileceğini düşünen etkin gücün Osmanlı’yı savaşa götürdüğünü hatırlatan Aysal, “Çanakkale Savaşı bir millet için toparlanma süreciydi. 19 Şubat 1915 tarihinde başlayan ve yaklaşık bir ay süren Çanakkale Deniz Savaşları 18 Mart 1915’te zaferle sona erdi. Bu savaşta itilaf devletleri yasak olmasına rağmen savaş kurallarını ihlal ederek cephelerde domdom kurşunu kullandı. Pek çok öldürücü kimyasal gaz kullandılar. Çanakkale Savaşı eğitime de önemli bir darbe vurdu çünkü 1899 doğumlu öğrencilerin büyük bir çoğunluğu askere alındı. 10 bin yükseköğretim öğrencisi, 70 bin civarında da lise öğrencisi şehit oldu. Aziz şehitlerimiz yattıkları yerde şunu hissetmeliler ki ‘temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları bugün olduğu kadar bundan sonra da Türk gençliği ve Türk ulusu tarafından en kutsal emanet olarak müdafaa ve muhafaza edilecek” şeklinde konuştu. 

Konferansın sonunda Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Necdet Aysal’a bir plaket takdim etti.