KMÜ’de Madde Kullanımı Semineri Verildi
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Sosyoloji Öğrenci Topluluğu ile Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından ortaklaşa ‘Madde Bağımlılığı’ semineri düzenlendi.
Öğrencilerin ilgiyle takip ettiği seminere Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) Öğretmenlerinden Ramazan Çakıcı, Halk Sağlığı Müdürlüğünden Sosyal Çalışmacı Emre Gezgin ve Karaman Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürü Levent Ünlü konuşmacı olarak katıldı.
“Bağımlılık bir döngüdür”
Seminerde ilk olarak söz alan Ramazan Çakıcı madde bağımlılığını anlatan video gösterimiyle sunumuna başladı. Çakıcı, “Bağımlılık ‘bir kereden bir şey olmaz’ ile başlayıp ‘bıraktım, bir daha başlamam’ şeklinde devam eden bir döngüdür. Bağımlılık bir gençlik sorunudur. 12 ila 17 yaş arası gençlerde kullanılma oranı yüzde 67’lere ulaşmış durumdadır. Bağımlılık yapıcı maddeler ergen beynini yetişkin beynine göre daha fazla etkiler ve daha fazla tahribata yol açar.” dedi.
Madde kullanımındaki risk faktörleri hakkında bilgi veren Çakıcı şunları ifade etti: “Madde kullanımına başlamada yaygın olarak gözlenen beş risk faktörü vardır. Bunlar; bireysel, akran, aile, okul ve çevresel etkenlerdir. Madde kullanımı ilk olarak bir arkadaş tarafından teklif edilir. Kullanmak istemeyen genç, akranları tarafından aşağılayıcı ithamlarla karşı karşıya kalır. Başlama, temin etme, devam ettirme hususlarında akran faktörü önemli bir işlev görmektedir.”
Çakıcı, ”Bağımlılık yapıcı maddelerle ilgili; 'benim iradem güçlüdür, ben bağımlı olmam, madde kullanımı arkadaşlık ilişkilerini arttırır ve sosyal çevrenin genişlemesine yardımcı olur. Herkes kullanıyor, bir şey olmuyor, bir kere kullanmaktan bir şey çıkmaz' şeklinde doğru bilinen pek çok yanlış vardır.” diyerek sözlerini tamamladı.
“Madde bağımlılığının kişiler üzerindeki etkisi”
Emre Gezgin ise madde kullanan kişilerin tespiti hakkında açıklamalarda bulunarak şunları dile getirdi: “Kişinin bağımlılık yapıcı bir madde kullanıp kullanmadığının, kullanıyor ise hangi maddenin kullanıldığının tespit edilmesinde en kesin yöntem kan ve idrar tahlilleridir. Madde kullanımında bulantı, kusma, ciddi kilo kayıpları, gözlerde kızarma, aşırı terleme gibi fiziksel belirtiler ile hızla yeni arkadaş edinme, aile ilişkilerinde bozulma, okul başarısında düşme gibi sosyal belirtiler meydana gelir.”
Gezgin, madde bağımlılığını engelleme işinin en çok ailelere düştüğünü belirterek; “Öncelikle aileler ve öğretmenlerin çocuklara örnek olması gerekiyor. Çocuklarınızı tehdit etmeden, yargılamadan konuşun. Bağımlılığı önlemenin tek yolunun madde kullanımına hayır demek olduğunu onlara öğretin.” dedi.
Seminerde son olarak söz alan Levent Ünlü, uyuşturucu maddenin tanımını yaparak “Belirli bir dozda alındığı zaman kişinin sinir sistemine etki eden, akli, fiziki ve psikolojik dengesini bozan, fert ve toplum üzerinde ekonomik ve sosyal çöküntü meydana getiren, alışkanlık ve bağımlılık yapan, kanunlarca kullanılması, satılması ve bulundurulması yasak olan maddelere uyuşturucu madde denir." açıklamasında bulundu. Uyuşturucu ve uyarıcı madde çeşitlerini fotoğraflarla anlatan Ünlü, merkezi sinir sistemini yavaşlatanlar (Depresantlar), merkezi sinir sistemini uyaranlar (Stimulantlar) ve duyuların bozulmasına sebep olanlar (Halüsinojenler) şeklinde uyuşturucu maddelerin üçe ayrıldığını belirtti.
Seminer, öğrencilerin sorularının cevaplanmasının ardından sona erdi.
HABERE YORUM KAT