Karaman'da Geleneksel Türk Yayı Ve Okunu Yaşatıyor
Karaman'da yaşayan geleneksel Türk yayı ve oku ustası Osman Gözel, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi'ndeki (KMÜ) atölyede, kursiyerleriyle birbirinden güzel eserler imal ediyor
Karaman'da yaşayan geleneksel Türk yayı ve oku ustası Osman Gözel, eserleriyle birikimini gelecek kuşaklara aktarıyor.
Çocukluğundan beri geleneksel Türk sanatlarına ilgi duyan 49 yaşındaki Gözel, lise yıllarında ney yapımı ve hattatlık üzerine çalışmalar yaptı.
Daha sonra kişisel sanat atölyesini açan sanatçı, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Yunus Emre Kültür ve Sanat Evi'ndeki atölyede geleneksel Türk yayı üzerine çalışmalar yapıyor.
Gözel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eski hattat ve neyzenlerin çoğunun geleneksel Türk yayı ve oku yapım ustası olduğunu öğrenince bu alanda eğitim almaya karar verdiğini dile getirdi.
Yaklaşık 13 yıl önce yay ve ok yapmaya başladığını anlatan Gözel, şöyle konuştu:
"Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan geleneksel yay ve ok yapımcısı ustası unvanını almaya hak kazandım. KMÜ Yunus Emre Kültür ve Sanat Evi'nde atölye kurduk. Burada öğrencilere geleneksel Türk okçuluğu, yay, ney ve ebru dersleri vermeye devam ediyoruz. Türkiye'nin ilk ve tek geleneksel Türk okçuluğu yay yapım atölyesi burasıdır. Elimizden geldiği kadar geleneksel Türk yayı yapmaya devam ediyoruz. Yeni model yaylar yapmaya başladık. Hem geleneksel Türk yayı hem de modern malzemelerle Osmanlı yayları yapıyoruz. Öte yandan Selçuklu zırhları yapmaya başladık."
Gözel, ok ve yay yapımının tamamen el marifetiyle gerçekleştiğini belirterek, "Geleneksel yaylar, camız boynuzu ve sığırın aşil tendonundan yapılır. Mersin balığından elde edilen tutkal ve akça ağaç kullanılıyor. Geleneksel bir Türk yayının yapım süreci 2,5 yıl. Modern yayı ise bir haftada elimize alabiliyoruz." diye konuştu.
"Cumhurbaşkanımıza ve bakanlarımıza hediye edildi"
Atölyede tarihin izlerini yaşatmaya devam ettiklerini vurgulayan Gözel, şunları kaydetti:
"Çalışmalarımızla ilgili iki belgesel çekildi. Üçüncüsünün hazırlıkları başladı. 'Ok Atan, Altın Atar' projesi ile 12 bin öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz. Ayrıca KMÜ ve İstanbul Üniversitesi iş birliğinde ok ve ebru sanatının yaygınlaşması ve ney yapımı üzerine Avrupa Birliği projeleri hazırlıyoruz. Türkiye'de ilk ve tek olan geleneksel Türk okçuluğu atölyesinde çalışmalar yapıyor olmaktan son derece mutlu ve gururluyum. Bu yay ve okların tamamı özveri ve emekle üretiliyor. Kursiyerlerimiz bunları kullanıyor. Bunun yanında kentimizi ve üniversitemizi ziyarete gelen devlet büyüklerimize de bunlar hediye ediliyor. Cumhurbaşkanımıza, bakanlarımıza bu ok ve yaylardan hediye edildi. Bununla gurur duyuyorum. Gücüm yettiği kadar bu işi sürdüreceğim."
HABERE YORUM KAT