"Anlatıldığı Zaman Hikaye Gibi Geliyor "
Yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) ikinci kez yenen Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Servisi hemşiresi Hatice Kurban, ilkine göre daha zorlu geçen tedavi sürecini ve çocuklarıyla olan duygusal bağı anlattı.
Yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) ikinci kez yenen Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Servisi hemşiresi Hatice Kurban, ilkine göre daha zorlu geçen tedavi sürecini ve çocuklarıyla olan duygusal bağı anlattı.
Nisan ayında Kovid-19 testi pozitif çıkan ve hastanedeki tedavisinin ardından görevinin başına dönerek salgınla mücadelede ön saflarda yer alan Kurban'ın kasım ayında sırt, bel ve baş ağrılarının artmasından sonra yaptırdığı test pozitif çıktı. Hemşire Kurban, eşinin de pozitif olması üzerine evde çocuklarıyla farklı odalarda izolasyona girdi.
Kurban, AA muhabirine, ilk hastalığından tecrübeli olduğundan test verdikten sonra maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyarak eve gittiğini, kendini izole ettiğini söyledi.
Nisan ayında testinin pozitif çıktığını üzülmemeleri için çocuklarından sakladığını ancak bu sefer evde karantinada kalacağı için buna gerek duymadığını ifade eden Kurban, "Çocuklara da test verdiğimi söyledim, 'Yanıma girmeyin, pozitif olabilirim.' dedim. Filyasyon ekibi 3 saat sonra arayıp pozitif olduğumu, eve geleceklerini söylediler. Hastaneye tekrar geldim, kan verdim, akciğer filmi çektirdim. Hocalarımız bir sıkıntı olmadığını söylediler. İlaçlarımı aldım eve gittim." diye konuştu.
İlkinde semptom yaşamadığını dile getiren Kurban, ikincisinde bütün semptomların olduğunu ve hastalığın çok ağır geçtiğini anlattı.
- "Çocuklarım başta durumu kabullenmek istemedi"
Kurban, Selçuk Üniversitesinde güvenlik görevlisi olarak çalışan eşinin de iki gün sonra test sonucunun pozitif çıktığını belirterek, şunları kaydetti:
"8 ve 10 yaşında iki çocuğum var. Biz bir odada izole olduk, onlar da başka bir odada izole oldu. Çocuklarım başta bu durumu kabullenmek istemedi. İlkinde babaları yanlarındaydı. Bu sefer ikimizden de ayrı kaldılar. Yemek yapmam gerekiyor, canlı dersleri var, çocuklarla ilgilenmem gerekiyor. Hocalarıma sordum, 'Çok uzun süre aynı ortamda bulunmamak şartıyla çift eldiven, çift maske ile yapabilirsin." dedi. Çift eldivenimi giydim, çift maskemi taktım, sosyal mesafemi bozmadan yemeklerini hazırlayıp odalarına koydum. Odalarından çıkmadılar, lavabolarımızı ayırdık. Sürekli her yeri sildim."
Odasını sürekli havalandırdığını, evin diğer odalarına hava geçişi olmaması için kapının altına battaniye koyduğunu ifade eden Kurban, çocuklarının ihtiyaçlarını uzaktan gidermeye çalıştığını dile getirdi.
-"Negatif olduğumu duyar duymaz iki kardeş birbirlerine sarıldı"
Kurban, eşi ve kendisinin pozitif olmaları üzerine çocukları için endişelendiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Onlarda herhangi bir sıkıntı olmadı. İnsan onlarla ilgili daha çok endişeleniyor çünkü yanlarına gidemiyorum. İlk 5 gün çok zordu. Normalde çok hareketli bir insanım ama o kadar çok ağrım var ki başımı kaldırmak istemiyorum. Kendim yemek yiyip ilaçlarımı içmem gerekiyor. Çocuklarıma kahvaltı hazırlamak zorundayım ama hiç halim yok. Çocuklar konu olunca insan ağrısını, sızısını bir kenara atabiliyor. Bir şekilde çocuklarımın karnını doyurdum, ihtiyaçlarını gördüm, derslerine yardımcı olmaya çalıştım. Çok zor, kızım 4. gün, 'Bu ne zaman bitecek? Ne zaman size dokunacağız? Ne zaman öpebileceğiz? Ne zaman aynı sofrada yemek yiyebileceğiz? Çok özledik.' diye ağlamaya başladı. 8. ve 9. gün test verdim, negatif olduğumu duyar duymaz iki kardeş birbirlerine sarıldı. Anlatıldığı zaman hikaye gibi geliyor ama o kadar zor bir süreç ki. İnsanın çocukları olduğu için bu süreci en iyi şekilde atlatmak istiyor."
Hatice Kurban, izolasyondan sonra ilk gün yemek yerken eşiyle hala endişe duyduklarını vurgulayarak, "Çocukların da bize ihtiyacı vardı. Sağlıkçı olduğum için semptomları, gidişatı biliyorum. Beynim çok yoruldu." dedi.
HABERE YORUM KAT